- Anasayfaya Dön »
- Analiz , Edebiyat , kitap özeti , Yaban , yaban kitabının özeti , yaban kitap özet , Yaban özet , Yakup kadri karaosmanoğlu »
- Kitap Analizi ; Yaban
Posted by : Adsız
31 Aralık 2012 Pazartesi
Yaban |
Yaban romanı ilk kez
1932 yılında tefrika edilmiştir. Eser Yakup Kadri Karaosmanoğlu’na
aittir. Eserde anlatılmak istenilen zaman aralığı 1922'li yılları ele alan roman
kahramanın ise 3 yıllık bir süre geçirdiği zamanı anlatır. Eserde konu yıllar boyunca
(tazimatın ilanı servet-i fünun) Türk edebiyatın da Türk köylüsünün anadolunun
yani taşra halkının edebiyata alınmaması onların anlatılmaması idi. Y.Kadri
eserdeki baş kahraman Ahmet Celal ile başta kendisi olmak üzere ele alınması
gereken ancak bu döneme kadar alınmayan köylü hayatı ve insanlarını anlatmış ve
Tanzimat yazarlarını Ahmet Celal tiplemesi ile hicveder. Halkın bir derece
cahil kalmasını yine bu döneme kadar halka yönelmeyen aydın gurubunun suçu
olduğunu anlatır.
ŞEYH YUSUF :
Salih Ağa köyü ekonomik yönden sömüren, bu yönde köylüler üzerinde baskılar
kuran olumsuz bir tipleme ise, Şeyh Yusuf da köyü manevi yönden sömüren, bu
yönde köylü üzerinde dinsel baskılar oluşturan olumsuz bir tiptir. Son derece
cahildir. Dini bilgileri çok basittir. Temizliğe dikkat etmeyen, pasaklı bir
adamdır.
ZEYNEP KADIN :
ZEYNEP KADIN :
Mehmet Ali’nin annesidir. Kaderine razı olmuş, acılar karşısında ağlamayı bile
unutmuş, tarlasının, evinin işlerini tek başına çekip çeviren gerçek bir Türk
anasıdır. Oğlunu, kocasını askerde, savaşlarda yitiren, yoksulluk ve acılar
içinde ömrünü çalışmakla geçiren Türk kadınını temsil eder.
EMİNE :
EMİNE :
Romanda ağırlığını koyan ikinci kadındır. Mehmet Ali’nin kardeşi İsmail’in
karısıdır. Ahmet Celâl’in ilgi duyduğu tek kadındır. Emine de Zeynep Kadın gibi
olaylar karşısında edilgen bir yapıya sahiptir. Erkeklerin kurduğu köy
dünyasında erkeklerin güdümünde sessizce yaşamaktadır. Yunan birliğinin öldürme
ve kıyım eylemlerinden korkarak sonunda Ahmet Celâl ile kaçar.
Yardımcı Kahramanlar ;
Yardımcı Kahramanlar ;
Bu ana tiplerin yanında yardımcı kişilerde vardır. Bunlar; Emeti Kadın, oğlu
Küçük Hasan, Mehmet Ali’nin kardeşi İsmail, Bekir Çavuş vb.dir. Bu tipler
üzerinde fazla durulmamıştır.
Romanın konusu:
Romana Ahmet celalin
bilinmeyen bir nedenle İstanbul'dan taşraya göçü ile başlar. Bu taşra porsuk
çayı yakınlarındaki bir köydür. Ahmet Celal köye gelmeden önce bir İstanbul
aydını köy yaşantısını İstanbul'dan geldiği ve I. Dünya Savaşında bir kolunu
kaybetmesi münasebeti ile ve aydın olmasından dolayı el üzerinde tutulacağı
zannederken tam aksine köylü tarafından
dışlanır ve ona yöre ağzında olan ve yabancı anlamına gelen YABAN adını
takarlar. Ayrıca: Ahmet Celal bir kolunu savaşta kaybettiği için köylü tarafından
el üzerinde tutulmaz ve hayal kırıklığı yaşar çünkü zaten Anadolu halkı I. Dünya Savaşı cepheleri ve kurtuluş savaşından Ahmet Celal gibi hasarlı ayrılmışlardır
hatta birçoğu dul yetim kalmış evlat acısı çekmiştir. Bu yüzden Ahmet Celalin kolunu onlar için feda ettiği düşüncesi köy
halkı için bir şey ifade etmez.
Ahmet Celal köyde Zeynep kadının yanında misafir
olarak ikamet eder oğlu Mehmet Ali ile yakın arkadaş olurlar ancak Mehmet Ali
kimi durumları köyün ekonomik olarak güçlü olan kişisi olan Salih Ağanın
tarafında olduğu görülür. Mehmet alinin birde 15 yaşlarında İsmail adlı bir
kardeşi vardır. Mehmet Ali daha sonra kurtuluş savaşı için askere gider. Romanın
başından sonunda kadar Ahmet Celal onunla anlaşamaz.bunun nedeni roman
başlarına İsmail'in ergenlik psikolojisi roman sonuna doğru ise Ahmet Celal ile
aralarında ki bağı sağlayan Emine'dir. Ahmet Celal başta Emine'yi su kenarında
görür ve etkilenir onunla konuşmak ister. İlk fırsat bulduğun da ise ona
mevzuyu açar. Ancak emine Ahmet Celal'in bir yaban olması münasebetiyle olaya
sıcak bakmaz.daha sonra ise İsmail, Emine'ye aşık olur. A.Celal bunu öğrendikten sonra aralarında soğuk rüzgarlar eser ancak İsmail'in annesinin evinde kaldığı
için ses etmez ancak içten içe Emine'yi sevmeye gözlemeye devam etmektedir. Eserde
Ahmet Celal'in alışkanlıkları olan saç taraması dişlerini fırçalaması gibi
kişisel bakım olaylarını yadırgarlar.
Romanın sonuna doğru konu daha çok savaş üzerinde durulmuştur. Artık kurtuluş savaşının top seslerini köyden dahi duyulur bir hal almıştır.ancak köylü bundan etkilenmez aksine evlerine kaçmayı adet edinirler. Sonunda Yunan askerleri köyü basar ve değerli ne varsa alır ve köyü yakarak zarar verirler. Yunan askerleri yine böyle bir baskında askerlerden zarar gören İsmail'in evini basar ve İsmail'in ölümüne neden olurlar. Köylü artık makus talihini beklemekte iken Yunan askerlerinden zarar görürken tam bu sırada Ahmet Celal, Emine'yi ikna eder ve kaçma planı yaparlar. Tam köyden uzaklaşırken Yunan askerlerinin ateşine maruz kalırlar ve Emine vurulduğunu anlar(sol kalçasından) ve Ahmet Celal'i ise mermi sıyırmıştır. Oldukları yerde Ahmet Celal, Emine'ye pansuman yapar ve uyuduktan sonra yola koyulmayı planlar ancak Ahmet Celal uyandığında Emine'nin ölmüş olduğunu görür ve bilinmeyen bir yöne doğru devam eder. Roman sona erer.
(Roman Ahmet Celalin not aldığı günlük şeklinde anlatılmıştır. Tekil kişi anlatım ve kahraman bakış açısı hakimdir.)romanda kimi yerde Ahmet Mithat efendi gibi Yakup Kadri de aydınları halka yönlendirmediği için araya girerek kahramanın ağzından eleştirir)
-->Romanın sonuna doğru konu daha çok savaş üzerinde durulmuştur. Artık kurtuluş savaşının top seslerini köyden dahi duyulur bir hal almıştır.ancak köylü bundan etkilenmez aksine evlerine kaçmayı adet edinirler. Sonunda Yunan askerleri köyü basar ve değerli ne varsa alır ve köyü yakarak zarar verirler. Yunan askerleri yine böyle bir baskında askerlerden zarar gören İsmail'in evini basar ve İsmail'in ölümüne neden olurlar. Köylü artık makus talihini beklemekte iken Yunan askerlerinden zarar görürken tam bu sırada Ahmet Celal, Emine'yi ikna eder ve kaçma planı yaparlar. Tam köyden uzaklaşırken Yunan askerlerinin ateşine maruz kalırlar ve Emine vurulduğunu anlar(sol kalçasından) ve Ahmet Celal'i ise mermi sıyırmıştır. Oldukları yerde Ahmet Celal, Emine'ye pansuman yapar ve uyuduktan sonra yola koyulmayı planlar ancak Ahmet Celal uyandığında Emine'nin ölmüş olduğunu görür ve bilinmeyen bir yöne doğru devam eder. Roman sona erer.
(Roman Ahmet Celalin not aldığı günlük şeklinde anlatılmıştır. Tekil kişi anlatım ve kahraman bakış açısı hakimdir.)romanda kimi yerde Ahmet Mithat efendi gibi Yakup Kadri de aydınları halka yönlendirmediği için araya girerek kahramanın ağzından eleştirir)