Posted by : Adsız 15 Haziran 2013 Cumartesi

aiaiai tracks
Müzik, hayat demektir, peki öyleyse herkes iyi bir hayat yaşamak ister değil mi ?  Bol bol Mp3, kulaklık vb. müzik aletlerini teknoloji kısmında tanıtacağım, şimdi ise sırada ; Aiaiai : Tracks var.






Aiaiai Tracks Kulaklık


Teknik Özellikleri Nelerdir ;

  • Driver Unit Size: 40 mm 
  • Plug: 3.5 mm stereo plug 
  • Speaker Impedance: 23 Ohm 
  • Speaker Sensitivity: 112 +/- 3dB 
  • Maximum Power Input: 40 mW - Frequency Response: 20-20KHz 


Kutu İçeriğinde Neler Var ?
Yukarıdaki fotoğraftan görüldüğü gibi, dört tane kupa/taç bağlantısı, apple yapışkanları gibi bir sürü yapışkan, taşıma poşedi, garanti belgesi ve iki tane de yedek değiştirilebilir ped mevcut.

Diğer bir özellik nokta da küçük olması. Bu kulaklığın türünü düşününce küçük olmaları normal. Ancak küçük oldukları için izolasyon pek iyi değil. Eğer sesi açmazsanız mesela otobüste hem motor gürültüsü hem de anonslar direkt müziğe karışıyor. Bu arada kablo ince ve hafif olduğu ve biraz da hafıza özelliği olduğu için ne üstünüze pek deyiyor ne de mikrofonik etki yapıyor. Ayrıca yine küçük pedlerden dolayı uzun kullanımlarda aşırı ısıtma yapmaz

Ses 
Müzik hissi iyi. Sıcak. Epey uzun tuttuğum (yaklaşık 1 hafta boyunca şarja bağlı İpoddan gelen garip garip isimli frekans kayıtları) pişirmeden önce biraz metalikti. Artık o hava da yok.

Bas 
Burn-in Öncesi: - Alt yapıda kuvvetli bir bas.
Sonrası: Baslar hafif yumuşak yapıdalar, sertlikten uzaklar ve kısa vurmuyorlar. Kesilikle basa boğulmuş bir atmosfer yok. Ayrıca baslar kısmen transparan yapıda, arkalarındaki efekt ve tizleri fazla örtmüyorlar.

Mid 
Burn-in Öncesi: - Aşırı olmasa da net. - Enstrümanlar karışmıyor.
Sonrası: Gövdeli ve sıcak. Diğer yandan da kayıt nasılsa onu gösteriyor (Tabi bir referans kulaklık düzeyinde değil. Sadece bas / mid fazla renklendirmiyor) ve özel bir mid azlığı yada baskısı sergilemiyor. Az önce dediğim gibi en başta tınısı metalikti. Ama artık öyle bir durum duymadım. Ayrıca midde / tize doğru kayan yerlerde kalan detaylar oldukça net. Rockta gitar teli gıcırtıları olsun dubstep müzikte efektler olsun duyulabiliyor. Bu konuda tek eksisi fazla karışık parçaları kaldıramıyor olması ve midin arka plana (özellikle vokal) atılabilmesi. Tabi bu kulaklığın hangi kategoride olduğunu düşünürsek bunlar beklenen şeyler.
Enstrüman ayrımına gelince başarılı diyebilirim. Tabii yine hatırlatayım, bunun gibi bir casual (standart) dinleyici için tasarlanmış üretilmiş bir kulaklık için.

Tiz
Genel ses rengi hafif karanlık olduğu ve üst tize fazla abanmadığı için yüksek seste bile tizler kulak tırmalamıyor yada yormuyor (bu tırmalama işini midler ve ergen vokaller yapıyor ) Ve basın nispeten transparan yapısından dolayı da üstleri örtülmüyor. Sonuç itibariyle nitelik ve nicelik olarak kaliteli tizleri var.

Sahne
Öncelikle, kapalı ve kulağı fazla sarmayan - üstünde duran bir yapıda olduğu için sahneyi fazla iyi veremiyor. Ancak standart kulakiçinden iyi orası kesin. Canlı kayıtlarda evet grup gerçekte olduğu gibi biraz uzakta ama "hangi enstrüman nerede" konuları bu kulaklığın ötesinde


Rakibi olarak gibi görülen PortaPro dinlemediğim için bir şey diyemeyeceğim. Ama üst sınıfta olup genelde önerilen Akg k518'ten daha net olduğu ve basının daha kontrollü olduğu kesin. Ayrıca herhangi bir ampa ihtiyaç duymadan basit Sansa Clip+'la bile çok başarılı. Hele bir de onun yarı fiyatı ve yarı sürücü büyüklüğü olunca; iyi sesi olan, ucuz ve hafif bir kafaüstü arayanlar için önerim artık budur.

alıntıdır.

Leave a Reply

Subscribe to Posts | Subscribe to Comments

En Kültürlüler

İzleyiciler

Alt Kategoriler

Blog Arşiv

Asla Vazgeçmeyenler

- Güç ve güveni hep dışımda aradım. Ama bunlar, insanın içinden gelir ve hep oradadır.
(Sigmund Freud)

- Dünya üzerinde en güçlü silah, ateşlenmiş insan ruhudur.
(Marshall Foch)

- Onların peşinden gidebilecek cesaretiniz ve yeterli özgüveniniz varsa, bütün rüyalar gerçek olabilir.
(Walt Disney)
Blogger tarafından desteklenmektedir.

- Copyright © Kültür Yaşa -Metrominimalist- Powered by Blogger - Designed by Johanes Djogan -